|  | 
   					
   					
   						| 	
   								
   									| 
   											
   												|    												   
   												   Burada, konunun öneminden dolayı, yaş sınırı vermeden çok açık 
   											   bir dille cinsel ilişkilerden bahsediyoruz. Lütfen   												   girişi tam okumadan ve yaklaşımı onaylamadan okumaya 
   												   devam etmeyin! |  
   												|    												   
   												      												   
   												   Bu bölüm içerik olarak, Kutlu (Tasarım ve Tarihi Galeri), benim (ana metinin temel taslağı) ve Mustafa tarafından Lambda İstanbul için hazırlanmış olan AIDS kitapçığının aynısı. Ancak sayfa düzenini - ilk olarak Lambda İstanbul'un web sitesi için - İNTERNET koşullarına uygun haline getirmiştim. Soldaki menüyü tıklayarak doğrudan AIDS ve eşcinsel kimlik ile ilgili bilgilere kolayca erişebilirsiniz. Sağdaki sütunda, bu kitapçığın tamamlayıcı bir öğesi olan eşcinsel kültürle ilgili "mini tarihi galeri"yi bulabilirsiniz. Bir resme tıkladığınızda, onu daha büyük gösteren ayrı bir pencere açılacaktır. İlk okuduğunuzda sırasıyla okumanızı tavsiye ediyorum.Sorumlu davranmanın ön şartının özsaygı ve özsevgi olduğunu düşünerek kitapçıkta AIDS'in dışında  kendi cinselliğimiz konusunda da bilgi ve fikir vermeye çalıştık.
 |  									      AIDS, HIV ANTİKOR TESTİ VE 
                  KAYGANLAŞTIRICI İLE İLGİLİ DAHA AYRINTILI BILGI İÇİN   										              AIDS 
									                                 SAVAŞIM DERNEĞI'NE   										                     DANIŞABİLRSİNİZ:AIDS Savaşım Derneği
    										   
   										   Büyükdere Cad. Gümülcineli Apt.(Fransız Lape Hastanesi Yani) Kat:5 Daire:10
    										   
   										   Sişli / İSTANBULTel: 
                  (212) 231 76 81
 Faks: (212) 219 59 52
 E-mail:
				  aids@aids.com.tr
    									    
   									    Bu 
                  kitapçık, AIDS Savaşım 
                  Derneği’nin, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından desteklenen, 
                  "Erkeklerle Cinsel İlişki Kuran 
                  Erkekler İçin AIDS Bilgilendirme Projesi”nin bir ürünüdür. Proje, eşcinsel inisiyatif grubu 
                  Lambda/İstanbul tarafından 
                  yürütülüyor. Fakat kitapçık, cinsel yönelimi ne olursa olsun, 
                  erkeklerle cinsel ilişki kuran bütün erkeklere ve cinsel 
                  kimliği konusunda sorunlar yaşayanlara yönelik 
                  hazırlandı.    									   
   									      									   
   									   Okuyacağınız metinde yer alan 
                  bazı sözcükleri ve sınırlandırılmamış dil kullanımını ahlak 
                  dışı bulabilir, rahatsız olabilirsiniz. Kuşkuya yer 
                  bırakmayacak kadar açık ve dolambaçsız konuşmak, dürüst olmak 
                  ve ikiyüzlülüğü bırakıp gerçekçi davranmak, yüz binlerce canı 
                  kurtarmak söz konusu olduğunda, ahlaki sayılabilecek tek 
                  davranıştır.   									   
   									   İnsanlara sadece bilimsel 
                  bilgiler vermek, AIDS’i önlemeye yetmiyor.   									   
   									   Toplumsal yapı içindeki genelgeçer kuralların dışında 
                  kalan, yaşam tarzı veya duyguları toplumun genelinden farklı 
                  olduğu için aşağılanan ve dışlanan bir insanın kendine değer 
                  vermesi, kendisiyle barışık olması ve   									   
   									   toplum içinde birey olabilmesi çok   									   
   									   zordur. Oysa, ancak kendine yeterince değer veren ve 
                  bunun sonucunda birey olabilmiş bir insan, kendisinin ve 
                  başkalarının hayatını korumak için çaba harcayabilir. Demek 
                  ki, farklı yaşam tarzlarının birlikte rahatça soluk 
                  alabildiği, herkesin kendi varoluşunu özgürce 
                  gerçekleştirebildiği,   									   
   									   kendine değer 
   									                                                            veren insanlardan oluşan, baskının ve korkutmanın bulunmadığı 
   									                                                            bir toplumsal yaşam biçimi, uzun vadede AIDS’i yenebilir.   									       									   
   									      									   
   									   AIDS, korunma yollarını 
   									                                                                          bilmeyen bütün insanları tehdit ediyor.   									   
   									   Buna karşın ülkemizde devlet ve toplumsal kurumlar, 
                  AIDS’e karşı kayıtsız kalıyorlar, son derece ilkel yöntemlerle 
                  ve tabularla yaklaşıyorlar.    									   
   									      									   
				    Bu yaklaşım biçimi, özellikle, erkeklerle cinsel ilişki kuran erkeklere yönelik hemen hemen hiçbir çalışma yapılmamasında kendini gösteriyor. Bu yok sayıcı tavır, eşcinsel ilişkinin devlet ve toplumsal kurumlarca lanetlenmesi kadar, eşcinsellerin neredeyse hepsinin gizli olması, görünmezliği ve örgütsüzlüğünden de kaynaklanıyor.    									   
   									      									   
   									   Türkiye’de   									   
   									   , bilinen AIDS 
                  vakalarının sayısı, henüz Batı’daki ya da Afrika’daki düzeye 
                  ulaşmış değil. Ama açıklanan rakamların gerçek durumu tam 
                  olarak yansıtmaktan uzak olduğu da biliniyor. Yine de AIDS’in 
                  Türkiye’ye geç gelmesinden yararlanıp bir patlamayı önlemek 
                  elimizde. Batı ülkelerindeki eşcinseller kendi yürüttükleri 
                  kampanyalar sayesinde AIDS ile savaşımda başarı kazanıyorlar. 
                  Türkiye’de, eşcinsellere yönelik yasal bir baskı olmamasına 
                  rağmen, toplum yapısındaki yoğun tabular ve birçok keyfi 
                  uygulama yüzünden böyle bir çıkış yapabilmek güç 
                  görünüyor.   									    |  
   									|     									       									   
   									      									   
   									   
AIDS
nedir?   									   
   									   Herkesin yanıtını bildiğini 
                  sandığı bu soru, çok önemli bir ilk adım. İngilizce bir 
                  kısaltma olan AIDS (Acquired Immuno Deficiency Syndrom = 
                  Edinsel Bağışıklık Yetersizliği Sendromu), vücut direncinin 
                  azalması sonucu ortaya çıkan hastalığı ifade eden bir tanım. 
                  AIDS’in oluşmasına yol açan etken, HIV isimli virüsün 
                  bulaşmasıdır. Bu virüs, vücudun bağışıklık sistemini tahrip 
                  ederek, direnç yeteneğini azaltır. Böylelikle vücut, normal 
                  şartlarda karşı koyabileceği enfeksiyonlara direnç gösteremez 
                  hale gelir. HIV virüsünü kapan bir kişi yıllarca kendisini 
                  sağlıklı hissedebilir. Virüs yıllarca vücutta görünür bir 
                  hastalığa yol açmaksızın kalabilir. Diğer yandan, belirti 
                  göstermeyen, virüsü kaptığını bilmeyen bir HIV taşıyıcısı da 
                  başka insanlara bu virüsü bulaştırabilir.    									   
   									   Bulaşmaz:   									                                   HIV hassas bir virüstür. 
   									                                                     Kuruduğunda ve havayla temas ettiğinde kısa sürede ölür. 
   									                                                     Evlerde ve hastanelerde uygulanan alışılmış sağlık kuralları 
   									                                                     virüsü kısa sürede etkisiz hale getirmek için yeterlidir. HIV 
   									                                                     tükürük salgısında, terde ve gözyaşında da az miktarda 
   									                                                     bulunabilir. Ancak bu miktar, bulaşmaya yol açmayacak kadar 
   									                                                     küçük ölçüdedir. Bugüne kadar HIV virüsünün yukarıda sıralanan 
   									                                                     salgılar yoluyla bulaştığı bir vakaya rastlanmamıştır. Yani el 
   									                                                     sıkışmakla, kucaklaşmakla, okşamakla, öpüşmekle, öksürmek ve 
   									                                                     hapşırmakla, HIV taşıyan ya da hastalığın etkin hale geldiği 
   									                                                     AIDS hastalarıyla aynı tabak, çatal, kaşık, bıçak ve 
   									                                                     bardakları ya da aynı tuvaletleri, banyo küvetlerini ve 
   									                                                     hamamları kullanmakla, bu insanlarla bir arada çalışmak ve 
   									                                                     yaşamakla, onların bakımını yapmakla HIV kapma riski 
   									                                                     oluşmaz.    									   
   									   Bulaşır:   									                                                 HIV taşıyan bir insanın 
   									                                                                   kanının ya da cinsel salgılarının başka bir insanın dokularına 
   									                                                                   ve dolaşım sistemine girmesiyle bulaşma olasılığı doğar. Bu 
   									                                                                   sıvılar yüksek oranda HIV içerebilir. Bu nedenle, güvenli seks 
   									                                                                   uygulamadan cinsel ilişki kurmak, virüsün bulaşması için en 
   									                                                                   elverişli ortamı yaratır. Ayrıca uyuşturucu kullanımında aynı 
   									                                                                   iğnenin birden fazla kişi tarafından kullanılması halinde de 
   									                                                                   HIV bulaşma riski oluşur. Ameliyatlar sırasındaki kan 
   									                                                                   nakillerinde de virüsün bulaşabilme tehlikesi vardır. 
sayfanın başına     									   
   									   
AIDS’in
cinsel 
                  ilişkiyle bulaşmasından korunmak için iki yoldan söz 
                  edilebilir.   									   
   									   İlki, cinsel ilişkiye hiç 
                  girmemek. Korkulara boyun eğmenin sonucunda seçilecek bu 
                  yolun, yaşam dengesini bozabilecek bambaşka sorunlara neden 
                  olma ihtimali hayli yüksek. Oysa, ikinci ve akılcı bir seçenek 
                  var.   									   
   									   Riski, yaşamı engellemeyecek bir 
   									                                                                                        ölçüye indirmek için güvenli seks 
   									                                                                                        uygulamak.  |  
   									|    									   
   									   Güvenli seks,   									   
   									   AIDS’e neden olan virüsü kapma tehlikesini taşımayan 
                  yöntemlerle yetinmek anlamına geliyor. Yani, dengesizliğe yol 
                  açabilecek korku ya da umursamazlık yerine, bilinçli 
                  davranmak. Ancak bu, haz alınmayan bir seks yaşantısıyla 
                  yetinmek demek değil. Tam aksine, hayal gücümüzü kullanarak 
                  daha renkli ve özgür bir cinsel yaşama ulaşmak çok daha 
                  mümkün. Bu amaçla, tehlikesiz olanı tehlikeli olan kadar ve 
                  açık bir dille anlatmamız gerekiyor.    									   
   									   Prezervatifsiz anal ilişki   									   
   									   anal ilişkideki her iki partner için de   									   
   									   çok tehlikelidir. Normal deriden çok daha 
                  hassas ve korunmasız olan penisin ucunda, anüste ve 
                  bağırsakta, sürtünmenin sonucu olarak, gözle görünmeyecek 
                  kadar küçük yaralar oluşabilir.    									   
   									   Prezervatifli anal ilişki   									   
   									   riski çok küçük. Ancak prezervatifi doğru ve 
                  zedelemeden takmak gerekiyor. Boşalmanın ardından penis 
                  sertliğini kaybetmeden penisle birlikte tutup, çıkartmak 
                  gerekli. Prezervatifin yırtılmasını önlemek için yağsız (su 
                  bazlı) kayganlaştırıcı kullanılmalı. (bkz. prezervatif ve 
                  kayganlaştırıcı bölümü).    									   
   									   Prezervatifsiz ağza boşalmak   									   
   									   penisi ağzına alan için   									   
   									   tehlikelidir.    									   
   									   Prezervatifle ağza boşalmak   									   
   									   risk taşımıyor.    									   
   									   Prezervatifsiz, ama boşalma olmadan penisi 
   									                                                                                                                                  ağza almak   									   
   									   [aslında] riski  küçük. Ama, 
                  arkadaşınız boşalmadan önce penisini ağza alabilirsiniz, ancak 
                  dikkatli olmanız gerekiyor. Zaman uzarsa partneriniz aniden 
                  boşalabilir. Bu durumda partnerinize de sorumluluk düşer, 
                  zamanında bırakması gerekir.    									   
   									   Penisin gövdesini ve testisleri yalamak   									   
   									   risk taşımıyor    									   
   									   Partnerinizle birlikte mastürbasyon yapmak   									   
   									   (= el ile penisi uyarmak) risk 
                  taşımıyor. Birkaç kattan oluşan deri dokudan HIV 
                  geçmez.    									   
   									   Öpüşmek   									   
   									   riski çok 
                  küçük. Tükürük salgısındaki virüs oranı bulaşmaya yol 
                  açmayacak kadar küçük. Ayrıca tükürük salgısında, virüsü 
                  etkisiz hale getiren bir madde bulunur.    									   
   									   Vücutta sağlam deri üzerine boşalmak   									   
   									   risk taşımıyor.bkz. mastürbasyon
    									   
   									   Okşamak, masaj yapmak, sürtünmek   									   
   									   risk taşımıyor.    									   
   									   Anüs deliğini yalamak   									   
   									   HIV kapma riski yok. Fakat değişik mikroplar ve 
                  mantarlar kapılabilir.    									   
   									   Yapay penis kullanmak   									   
   									   ortaklaşa kullanılmazsa risk taşımıyor.    									   
   									   Anüse parmak sokmak   									   
   									   risk taşımıyor.    									   
   									   Meme uçlarını uyarmak   									   
   									   risk taşımıyor.    									   
   									   Birlikte duş ya da banyo yapmak   									   
   									   risk taşımıyor.   
sayfanın başına  |  
   									|    									   
   									   
Prezervatif
doğru 
                  takılmalı ve kayganlaştırıcı kullanılmalı!   									   
   									   Prezervatifi paketinden çıkarırken zedelenmemesine 
                  dikkat edin. Kesici aletler kullanmak ya da uzun tırnaklar 
                  prezervatife zarar verebilir. Prezervatifi penis sertleştikten 
                  sonra takın. Ucundaki (meninin akması için ayrılan bölümü) 
                  sıkarak havasını boşalttıktan sonra prezervatifi penisin 
                  başına yerleştirin. Prezervatifi alt kısmından aşağıya doğru 
                  açın. Son olarak, üzerine kayganlaştırıcı sürün. 
                  Kayganlaştırıcı hem alacağınız hazzı artırır hem de riski 
                  azaltır. Kayganlaştırıcı (lubricant) cinsel birleşmenin daha 
                  rahat gerçekleşmesini sağlayarak prezervatifin yırtılmasını 
                  engelleyen bir sıvıdır. Prezervatifi taktıktan sonra üzerine 
                  kayganlaştırıcı sürmek güvenli seks için gereklidir. 
                  İstenirse, parmak ile anüs deliğine de kayganlaştırıcı 
                  sürülebilir. Vazelin, el kremi, masaj yağı gibi maddeleri 
                  kullanmayın. Bunlar, kimyasal özellikleri yüzünden 
                  prezervatifin zarar görmesine neden olurlar. Doğru 
                  kayganlaştırıcı yağ içermemeli, su bazlı olmalıdır. 
                  Boşaldıktan sonra, prezervatifi alt kısmından tutarak çıkarın. 
                  Hiçbir zaman aynı prezervatifi ikinci kez kullanmayın. Son 
                  olarak penisinizi yıkayın. Bu, penisin üzerinde meni 
                  kalmamasını sağlar ve boşalmanın ardından olası sevişmelerde 
                  güvenli olursunuz. Açılmamış prezervatifi ısıdan, güneşten, 
                  floresan ışığından ve nemden koruyun. Bunlar, prezervatifin 
                  ana maddesi olan lateks’i zayıflatarak ilişki sırasında 
                  prezervatifin zedelenmesine, yırtılmasına neden 
                  olabilirler.    									   
   									      									   
   									   Su bazlı 
                  kayganlaştırıcılar sadece eşcinsel ilişkiler için değildir.   									   
   									   Aynı kayganlaştırıcı vajina kuruluğu 
                  gibi durumlarda heteroseksüel çiftler tarafından da 
                  kullanılmaktadır. Aynı prezervatif gibi, satın alırken 
                  eşcinsel olduğunuzu açığa çıkamış olmazsınız. 
sayfanın başına  
   											
   												|    												   
   												      												   
   												     												   
   												   
  Yağlar, kremler ve tükürük 
                        prezervatifin yırtılmaya karşı direncini azaltır. Bu 
                        yüzden  kayganlaştırıcı olarak sadece su bazlı 
                        kayganlaştırıcılar ( lübrikant ) kullanılmalıdır.
 
 |     									   
   									      									   
   									   
Güvenli
sekse alışmak   									   
   									   yukarıdaki teknik bilgiler, kolay anlaşılır olmakla 
                  birlikte, uygulanmaları bazen o kadar kolay gelmeyebilir. Yeni 
                  aşık olduğumuz bir insana kendimizi en yakın hissettiğimiz 
                  anda, yarım saat prezervatifi takmakla uğraşmak o anki 
                  duyguları ve erotizmi soğutabilir. Böyle olumsuz bir deneyimi 
                  baştan önlemek için, önce tek başına (ya da çok güvenilen bir 
                  arkadaşla birlikte) prezervatif takmayı öğrenmek iyi bir 
                  yoldur. (İlk zamanlarda bir mum bile kullanılabilir). Sonuçta 
                  prezervatifi zedelemeden, doğru şekliyle ve erotizmi bozmadan 
                  takmak çok kolay olacak. İsterseniz biraz oynayıp (örneğin 
                  prezervatiften balon yaparak) işi eğlenceli de kılabilirsiniz. 
                  Ustalaşmış olanlar, prezervatifi ağzıyla bile penise 
                  takabilir. Özellikle bol kayganlaştırıcı kullandığınızda 
                  prezervatifle sevişmek eskisinden daha çok hoşunuza bile 
                  gidebilir. Güvenli seksi birlikte olduğunuz insana 
   									                                                                          da kabul ettirmek   									   
   									   çok arzu ettiğiniz 
                  biriyle ilişkiye girdiğinizde, reddedilmekten korkup güvenli 
                  sekste ısrarlı olmaktan çekinebilirsiniz. Ama düşünün ki, 
                  belki aynı korkuyu besleyen karşınızdaki insan sizin güvenli 
                  seks konusunda kararlılığınızı gördüğünde rahatlayacak, sizi 
                  daha çok sevebilecek, size güven duyacaktır. Doğru ve sorumlu 
                  davranmak her zaman olumlu bir karşılık bulmayabilir. Ancak 
                  karşımızdaki insanın, her ne söylerse söylesin, HIV taşıyıcısı 
                  olmadığından emin olamayız. Güvenli seksi reddeden biri, zaten 
                  hiç de güven verici sayılmaz. Dolayısıyla güvenli seksi tercih 
                  etmemizin ana nedeni kendimizi korumak isteğimizdir.
 Eğer HIV taşıyıcısı olmadığımızdan yüzde 
                  yüz emin değilsek, karşımızdaki insanı koruma sorumluluğumuz 
                  da vardır. Bazıları sevişmeden önce güvenli seks istediğini 
                  söylemeyi tercih eder, bazıları ise prezervatifi açıkça 
                  yatağın yanına koyar, odasına AIDS posteri asar vs. Başkaları, 
                  böyle işaretler vermez fakat zamanı geldiğinde çok dikkatli 
                  davranır. Sonuçta, sürekli bir ilişki düşünmeden bedensel bir 
                  zevk yaşamak isteyebilirsiniz. Yine de karşımızda olan yalnız 
                  bir seks nesnesi değil bir insandır. Kalbini kırmamaya 
                  çalıştığınız gibi, eğer AIDS hakkında yeterince bilinçli 
                  değilse, ona (ve tabii ki kendinize de) insan olarak 
                  verdiğiniz değeri ve saygıyı hatırlayarak, cinsel arzularınızı 
                  biraz frenleyip, onu aydınlatmaya çalışmak doğru bir 
                  davranıştır. Yerine getirdiğiniz insani görev bir yana, bu 
                  size mutluluk verecek, en azından kendinizle barışık 
                  olacaksınız   									   
   									   .   									   
   									   Birbirimize karşı duyduğumuz aşkı ve tutkuyu ifade 
                  etmek için ölümü göze almamız gerekmiyor.   									   
   									   Korunmak, çoğu kişinin sandığı gibi aşka karşı bir şey 
                  değil. Korumaya değer bir hayatımız ve bunun karşılığında 
                  ilişkide olduğumuz insanın da korunması gereken bir hayatı 
                  olduğunu anladığımızda, özgürlük yolunda da büyük bir adım 
                  atmış olacağız.
    									   
   									   Prezervatif yoksa, ona daha alışmadıysanız 
   									                                                                                                      ya da anal ilişkiden zaten hoşlanmıyorsanız...   									   
   									   burada, güvenli seksin ne olduğunu 
                  hatırlatmak gerekir. Yani, anal ilişkide prezervatif ve 
                  kayganlaştırıcı kullanmak, ağza boşalmamak. Öpüşmek, masaj 
                  yapmak, karşılıklı mastürbasyon, erotik oyunlar vs. serbest. 
                  Türkiye’de, tercih edilen cinsel ilişki biçimleri konusunda, 
                  üstelik erkekler arası ilişkiler için sağlam bir istatistik 
                  bulunmuyor. Zaten çoğu insan kendi doğal zevklerinden çok 
                  toplumsal kalıpların kendilerinde oluşturduğu beklentilere 
                  göre davranıyorlar. Yani korkularımız ve yapay beklentiler 
                  kendimize özgü davranmamızı engelleyebiliyor.Diyelim ki 
                  prezervatif yok. Ya da daha ona alışmadınız. Ama anal seks 
                  yapmak istiyorsunuz. Eğer partnerinizin içine girmek 
                  istiyorsanız, önce anüsün üzerine penisinizi sürtebilirsiniz. 
                  Sonra arkadaşınızın sıkıştırdığı bacaklarının arasına 
                  boşalabilirsiniz. (Bazı seks işçileri bu yöntemi müşterisi 
                  farkına varmadan bile uygulamıştır). Eğer partnerinizin sizin 
                  içinize girmesini istiyorsanız, anüsünüze parmağını sokup sizi 
                  uyarabilir. Tabii ki bunlar sadece belirli örneklerdir. Önemli 
                  olan yaratıcı olup hem kendinizin hem de birlikte olduğunuz 
                  insanın zevklerine göre hareket etmek, seksten çok daha fazla 
                  haz almayı sağlayacak bir cinsel uyum 
                  yaratabilmektir...    									   
   									      									   
   									   Lambda/İstanbul   									   
   									   ’un AIDS projesi alt grubu, küçük bir araştırmaya 
                  girişti. Konuşulan insanların hepsi kendilerini eşcinsel 
                  olarak tanımladılar. Herkes Türkiye’deki eşcinsellerin büyük 
                  çoğunluğu için anal ilişkinin vazgeçilmez olduğunu sanıyordu. 
                  Görüşülen insanlara kendi tercihleri sorulduğunda çok farklı 
                  bir görünüm ortaya çıktı. Anal ilişkinin zevkini tamamen 
                  reddeden yoktu, ama sadece yarısı anal ilişkiyi en zevkli tarz 
                  olarak nitelendiriyordu. Herkes için, ilişkinin akışı ve 
                  duygusal boyutu, cinsel yöntemden daha önemliydi. Anal 
                  ilişkiye girmeden tatmin edici hoş cinsel ilişkiler 
                  yaşanabiliyordu. Erkeklerle cinsel ilişki kuran erkeklerin 
                  tamamı için genelleme yapamayabiliriz. Yine de elde edilen 
                  sonuçlar, geleneklerle oluşmuş dar seks kavramını genişletmek 
                  ve kendi zevklerimizi yaşayabilmek için yol açıcı 
                  olabilir. 
sayfanın başına  |  
   									|    									   
   									   
HIV antikor testi
   									   
   									   İnsan vücudu, kendine saldıran virüse 
                  karşı, virüs türünün özelliklerine uygun bir karşı hücre 
                  (antikor) üretmektetir. Bu antikorlar, virüsün yapısal 
                  şifresini barındırdıklarından, onu yok edebilecek donanıma 
                  sahiptirler. AIDS testi olarak bilinen test türü aslında HIV 
                  Antikor Testi’dir. Virüsün kendisini değil, vücudun ona karşı 
                  ürettiği antikorları saptar. Vücut bu antikorları, HIV 
                  bulaştıktan 3 ay (bazen 6 ay) sonra oluşturur. Sağlıklı bir 
                  test sonucu alabilmek için, riskli bir cinsel ilişkiyi 
                  yaşadıktan sonra test yaptırmak için en az 3 ay beklemek ve bu 
                  süre içinde güvenli seks yapmak gerekir. Test sonucunda kanda 
                  HIV antikoru saptanırsa, durum pozitif (antikor var), 
                  saptanmazsa negatif (antikor yok) şeklinde tanımlanır. Elisa 
                  Testi adındaki bu yöntemde, pozitif sonuçlarda yanılma 
                  olabilmektedir. Bu yüzden, pozitif bir sonuç bildirilmeden 
                  önce, daha güvenli olan Western Blottern testiyle sonuç 
                  kontrol edilecektir.    									   
   									   Test bir korunma yöntemi değildir,   									   
   									   sadece antikoru belirlemeye yarar. 
                  Testin negatif (antikor yok) sonuç vermesi HIV taşıyıcısı 
                  olmadığınız anlamına gelmez; yukarıda da belirtildiği gibi 
                  testten önceki 6 aylık dönemde bulaşmış olabilecek virüsü 
                  saptayamaz. Tavsiye edilen, testin, bundan sonraki hayatınızı 
                  güvenli seks yaparak geçirmeye karar verdikten sonra yapılması 
                  ve bütün riskli davranışları bırakmak, 6 ay sonra da ikinci 
                  bir test yaptırmak ve sonraki bütün ilişkilerinizde risksiz 
                  davranmaktır. Testi yaptırsak da yaptırmasak da kendimizi ve 
                  başkalarını korumak için riskli davranışlarda bulunmamak en 
                  sağlıklı yoldur ve yeterlidir. Ancak uzun süreli bir ilişkide, 
                  güvenli sekse bağlı kalmak istemiyorsanız, son yaşadığınız 
                  riskli durumdan 3-4 ay sonra birlikte test yaptırmayı 
                  düşünebilirsiniz. Ama böyle bir karar vermeden önce, birinizin 
                  ya da ikinizin HIV taşıyıcısı olması sonucunu nasıl 
                  karşılayacağınızı mutlaka birlikte düşünmeniz yararlı 
                  olacaktır. Yoksa, kaldırılması çok zor bir durumla 
                  karşılaşabilirsiniz. İkinizin de testi negatif çıkarsa, 
                  aranızda güvenli seks uygulamaktan eğer isterseniz 
                  vazgeçebilirsiniz. Fakat bundan sonra partnerinizden başka 
                  biriyle cinsel ilişkiye girerseniz, güvenli seks uygulamak, 
                  birlikte olduğunuz insanın yaşamını da korumak anlamına gelir. 
                  Vücut direnci HIV yüzünden azalmaya başladığında uygun tedavi 
                  görmek, AIDS’in ilerlemesini yavaşlatabilir ve beraberinde 
                  gelen birçok hastalığı da önleyebilir. Yani daha uzun ve daha 
                  sağlıklı yaşamak için zamanında, destekleyici tedavi olmak çok 
                  önemlidir. Bu bakımdan HIV antikor testinin büyük yararı var. 
                  Fakat pozitif test sonucunun ruhsal etkisini hafife almamak 
                  gerekir.    									   
   									   Testten önce kendinize şu soruları sorun:   									   
   									   Tehlikeli bir durumu gerçekten yaşadım 
                  mı? Sonuç pozitif çıkarsa bunu kaldırabilecek miyim ve 
                  danışabileceğim, ruhsal destek alabileceğim birisi var 
                  mı?    									   
   									   HIV taşıyıcısı olduğunuzu öğrenirseniz   									                                                               ,   									   
   									   doğal olarak büyük bir bunalım ve ruhsal 
                  şok yaşayabilirsiniz. Bu bunalımı aşıp hem hayatınızı en iyi 
                  şekilde değerlendirmek, hem de HIV’e karşın uzun süre 
                  yaşayabilmek için sağlığınıza ve ruhsal durumunuza önem 
                  vermeye çalışacaksınız. HIV kapan bir kişide, AIDS tablosunun 
                  ortaya çıkıp çıkmayacağı ya da ne kadar zaman sonra ortaya 
                  çıkacağı stres ya da ruhsal sorunlar gibi yan etkenlerle 
                  doğrudan bağlantılıdır. İstanbul AIDS Savaşım Derneği’nde HIV 
                  taşıyıcılarının bir dayanışma grubu var. Bu grupta paylaşım 
                  içinde olabileceğiniz insanlarla biraraya gelmenin büyük 
                  yararları olacaktır. [Daha güncel bilgi için foruma bakın. (5. 1. 2006. H.M:.] 
sayfanın başına  |  
   									|    									   
   									   
Eşcinsel,
biseksüel, 
                  heteroseksüel   									   
   									   bu tanımlamalar, 19. 
                  yüzyıldan itibaren oluşturulagelen tıbbi kavramlardır. Bu 
                  kavramlar, sadece davranışları değil, kişiliği de tanımlar. 
                  Yani karşı cinsten hoşlanmakla birlikte hiç cinsel ilişkiye 
                  girmemiş bir insan yine de heteroseksüel olarak tanımlanır. Bu 
                  ayrımın tercih edilen cinsel ilişki yöntemiyle de ilişkisi 
                  yoktur. İster asıl zevki öpüşmekten ve el tutmaktan alsın, 
                  ister anal ilişkiden hoşlanıp aktif ya da pasif durumda olsun, 
                  eğer bir erkek cinsel ilişki için başka bir erkeği tercih 
                  ediyorsa, eşcinsel sayılır. Biseksüeller ise iki cinsi de 
                  çekici bulurlar. Bütün umutları ve aşkları kadınlara yönelik 
                  olan bir erkek için, istisnai bir durumda bir erkekle cinsel 
                  ilişkiye girerse eşcinsel ya da biseksüel dendiği olur. Bütün 
                  bakışları, umutları, aşkları erkeklere yönelik bir erkek ara 
                  sıra kadınlarla cinsel ilişki kursa ve evli olsa bile eşcinsel 
                  olarak tanımlanabilir. Ya da tam tersi, tanımlanmayabilirler! 
                  Çünkü bütün bu ayrımların keyfi ve belli bir amaca yönelik, 
                  doğal olmayan bir yanı vardır. İnsanlar arasında ayrım yapmak 
                  istersek binlerce sıfat bulabiliriz. Burnu küçük ya da büyük 
                  olanlar, solak ya da sağak olanlar, ıspanak sevenler veya 
                  sevmeyenler ve Türkiye’de olduğu gibi cinsel ilişki sırasında 
                  ‘giren’ ve ‘girilen’ ayrımlarını yapabiliriz. Elbette ki bu 
                  ayrımlara verilen önem toplum yapısına ve o yapıdan 
                  kaynaklanan ahlak anlayışına bağlıdır. Bireye göre bile 
                  değişir. Birisi umursamazken, diğeri için çok önemli olabilir. 
                  Cinsel yönelimlerin belli ayrımlara tabi tutulması, 
                  heteroseksüel ilişki biçimini mutlak sayan heteroseksist 
                  toplum düzeninin bir sonucudur. Oysa insan doğası, bu tip 
                  mutlak ayrımlara gelmez. Hiçbir insanı, kesin olarak eşcinsel, 
                  biseksüel, heteroseksüel diye tanımlayamayız. Tanımlasak bile, 
                  bu hiçbir zaman gerçekteki durumla örtüşmeyecektir. Olsa olsa, 
                  heteroseksizmin baskın olduğu, ataerkil yapıya sahip düzenin 
                  varoluşunu sürdürmesine ve insanoğlunun doğasından uzak 
                  kalışının sürekliliğine katkı sağlamış oluruz. Cinsel gereksinim ne kötüdür ne de iyidir, sadece doğaldır. 
                  Bunu karşılamaya çalışmak da doğaldır ve herkesin hakkıdır. 
                  Ahlakın konusu, seçtiğimiz insanın cinsiyeti ya da sevişme 
                  biçimi değil, cinselliğimizi sorumlu ve karşılıklı saygıya 
                  dayandırarak yaşamak ya da yaşamamak olabilir ancak. İster 
                  AIDS konusunda olsun, ister bütün yaşam alanlarında olsun 
                  sorumlu ve mutlu yaşayabilmek için kendimizi ve duygularımızı 
                  kabullenmemiz, varoluşumuzu değerli bulmamız ve kendimizle 
                  barışık olmamız önkoşuldur. Hem başka insanları varoluş 
                  biçimleriyle kabul etme hem de kendi varoluş biçimimizi 
                  başkalarına kabul ettirme gücünü ancak bu sayede bulabiliriz. 
                  Sadece sekste değil, yaşamın her alanında yaşayabilmek ve 
                  yapıcı olabilmek için büyük bir adım atmak istiyorsak, 
                  kendimize ve başkalarına karşı dürüst olmak 
                  zorundayız 
   									      									   sayfanın başına  |  
   									|  |  
   									|  |  |  | 
   					
   						| Kendimizi ve parterimizi koruyalım!
 Anal ilişkilerde prezervatif ve su tabanlı yağsız kaygınlaştırıcı (lubricant) şarttır.
 
 Ağzına boşalmayın!
 Prezervatif tercih edin!
 
 Sevişmenin bin tane başka yolu da var!
 Özgürlük sorumluluk da gerektirir!  Seven korumak da ister!  |  
   						|  
 
    						   
   						    
Mini Tarihi
Galeri
 |  
   						|     						       						   
   						   Eskiden 
   						                                        Bugüne   |  
   						|    						   
   						   Büyütmek için resmi 
            tıklayın!
 |  
   						| 
   						   
   						        						   
   						   Antik 
   						                          Roma kültüründe cinsellik, günümüzde olduğundan çok daha açık 
   						                          görüşlerle karşılanıyordu.
    						   
   						      						   
   						   Yukarıdaki resim, İtalya’daki antik Pompei şehrindeki bir evin giriş holü duvarında bulunmuştur.   |  
   						| 
   						      						     Rönesans döneminde 
            birçok ressam, çıplaklığı, kilise duvarlarına ve tavanlarına varana 
            dek birçok yere çok açık şekilde resmetmiş.
    						   
   						    Yukarıdaki resim, 
            günümüzde kolaylıkla sübyancılıkla ilişkilendirilebilecek bir 
            Rönesans dönemi tablosu.   |  
   						| 
   						      						     Çıplak erkekler 
            fotoğrafın icadından beri fotoğraflanmıştır.
    						   
   						   Ama 1950’lere kadar çok 
            azı yayınlandı ya da sergilendi.    						   
   						    Yukarıdaki resim 
            1900 yılından bir fotoğraf.    						   
   						   Fotoğrafçının sadece 
            kendisi için çektiği bir kare.     						    |  
   						| 
   						      						     Geçtiğimiz yüzyılın 
            sonlarından itibaren, erkek imajı ticari bir unsur halini almaya 
            başladı.
    						   
   						   Bunun ilk örneklerinden 
            “Muhteşem Sandow”. İncir yaprağı nasıl yerinde duruyor acaba? 
            (1890’lar)   |  
   						| 
   						      						     İmaj, vücut 
            geliştirme dergileri gibi görünen erotik dergiler vasıtasıyla 
            oluşuyordu.
    						   
   						   Bu dergiler eşcinsel 
            erkekler tarafından çıkartılıyor ve heteroseksüel erkeklerden çok 
            eşcinsel erkeklere hitap ediyordu.    						   
   						   Yukarıdaki resim, 
            dergilerden birinin yayın yönetmeninin “Antik Roma Hamamı” tasviri. 
            (1950’ler)   |  
   						| 
   						      						     1960’lardan 
            itibaren, “Tom of Finland” adıyla yayımlanmaya başlayan çizgi 
            öyküler, o zamana dek yayımlanmış en eşcinsel imalı 
            resimlerdi.
    						   
   						   Yukarıdaki kare, çizgi 
            öykülerden birinden alınmıştır.   |  
   						| 
   						      						        						   
   						   60’larda “vücut 
            geliştirme dergileri”ndeki fokoğraflarda erkekler artık tek 
            başlarına değillerdi.    						   
   						   “İncir yaprağı” hala 
            orada dursa da, artık birbirlerine bakıyor ve 
            dokunuyorlardı.      						    |  
   						| 
   						      						        						   
   						   60’larla birlikte, artık eşcinsel yaşam giderek 
            rahatlamaya başladı.
    						   
   						    Artık yıllık 
            festivaller, kutlamalar yapılıyor ve eşcinsellerin kendilerini ifade 
            etmeleri kolaylaşıyordu.    						   
   						   Eşcinsellik, dergilere 
            hapsolmaktan kurtlumuş, kendilerine ait mekanlar oluşturmaya 
            başlamışlardı.   |  
   						| 
   						      						     Fotoğraf çekimleri 
            de stüdyolara kapanmaktan vazgeçmiş, gerçek dış mekanlarda çekimler 
            yapmaya başlanmıştı.
    						   
   						   En gözde dış mekanlarsa 
            modeller kadar sert olan kayalıklardı.   |  
   						| 
   						      						     
    						   
   						    Fotoğraflardaki 
            erkekler her ne kadar artık tek başlarna olmasalar da, ve erotik 
            sayılabilecek pozlar vermekten çekinmeseler de bir türlü insanların 
            karşısına çıkıp “Evet biz eşçinseliz” diyemiyorlardı.    						   
   						   Uzun süre güreşir gibi 
            yapmaya devam ettiler.   |  
   						| 
   						      						     70’lere gelindiğinde 
            ise tüm dünyayı etkileyen cinsel devrim, eşcinselleri de rahatlatmış 
            ve bu hemen erotik fotoğraflara da yansımıştı.
    						   
   						   Artık eşcinsel 
            erkeklere, gerçek hayatta da gördükleri erkekler çekici geliyor, 
            yayımcılar da onu sunuyorlardı.   |  
   						| 
   						      						     80’lerde ise sadece 
            eşcinsellik değil, ondan daha azınlıkta kalan cinsel yönelimler de 
            hoşgörülmeye başlanmış.
    						   
   						   Sado-mazoşizm gibi 
            yönelimler erotik malzemelerde görünmeye başlamıştı.   |  
   						| 
   						      						     90’larda eşcinsellik 
            değil, eşcinselliği garip karşılamak garip karşılanır 
            oldu.
    						   
   						   Artık ima edilmenin 
            ötesinde, eşcinsellik tüm çıplaklığıyla kendini göstermeye 
            başladı.    						   
   						   Eşcinseller de sosyal ve 
            ekonomik hayatta yerlerini alarak toplumun göz ardı edilemez bir 
            parçası haline geldiler. |  |